Menu

Cart

Haziran 2020 - SAIPRAKASHANA.COM/TR

SORU CEVAP ALINTILARI - 07 2020 H5

SAİ UVACHA'DAN YAPILMIŞ
SORU CEVAP ALINTILARI

S Soru: Swami, Senin çeşitli projelerine nasıl katkıda bulunup, o projelerin bir parçası haline gelebiliriz acaba? Bize rehberlik edip, bizden yararlanır mısın lütfen.

 

Swami: Çok geniş bir perspektiften bakınca, nasıl katkıda bulunulacağına bir göz atarsan eğer, Benim senin olmanı istediğim şey ol. Benim misyonuma katkıda bulunmanın doğru şekli budur. Okullar açmak ve çocukları okutmak istiyorsam, öğretmenlere ihtiyacım vardır. Kimdir öğretmenler? Öğretmenler, geçmişte öğrenciydiler. Sen bugünün öğrencisisin. Yarın bir öğretmen olmalısın – bir spiritüellik öğretmeni olmalısın. Sırf mevcudiyetin sayesinde, başkalarını da dönüştürebilmelisin. Çok geniş perspektif budur. Yaşlı da genç de olsanız, erkek de kadın da olsanız, sizin her birinizden istediğim şey budur.

Dünyanın her yanındaki saliklere görevler dağıttım. Bazıları hastanelere, bazıları okullara, bazıları da diğer projelere yardımcı oluyorlar. Öğlen yemeğini bitir ve akşam yemeğini dert edinme. Akşam yemeği vakti geldiğinde, akşam yemeği de servis edilecektir. Şimdilik elindeki projeye odaklan. Benim için yaptığın herhangi bir işin amacının, kendini dönüştürmek, kendini geliştirmek ve öncekinden daha ilahi hale gelmek olduğunu aklından çıkarma. Günün sonunda şayet, “Biz bütün bunları yaptık, biz bütün şunları yaptık,” diye düşünerek, kafanda iki tane boynuz çıkarsa, çabaların tümü olduğu gibi boşa gider. Seni daha alçakgönüllü, daha şefkatli, daha merhametli yaparsa eğer, işte o zaman amaca ulaşılmış olur. Hepinizin yapması gereken şey de budur.

 

Dubai, 31 Mart 2016, (Akşam Seansı)

Devamını okuyun...

SORU CEVAP ALINTILARI - 07 2020 H4

SAİ UVACHA'DAN YAPILMIŞ
SORU CEVAP ALINTILARI

S Soru: Sevgili Swami, hayatımda bundan sonra neyin üzerinde odaklanmam gerekiyor?

 

Swami: Yaptığın, düşündüğün veya söylediğin her şeyi, ilahi doğana uygun şekilde yap. Eğer daha ilahi ve daha az bencil olmanda yardımcı oluyorsa, o zaman yap. Bunu yapmana izin vermiyorsa, yapma.

Sana ait olanlar, daima seninle kalacaktır. Kaderlerini İlahilik belirlemiştir. Sevginin bencilliğe ihtiyacı yoktur. Sevgi köle etmez, özgür kılar. Özgürleştirmeyi öğren, köle etmeyi değil. Herhangi bir işi – buradaki ya da başka bir yerdeki işi – üstlenirsen, o iş senin onu erdemli bir şekilde gerçekleştirmene izin verdiği sürece, iç huzurunu bozmadığın sürece, o işle meşgul ol ve yap. Bu dünyadayken işten kaçamazsın, ama o işin senin ilahi hissiyatınla, ilahi doğanla aynı eksende olduğundan emin ol. İşte bu, senin evrimleşmene ve geriye düşüp de aşağı seviyeden bir varlığa dönüşmemene yardımcı olur.

Hayatta yapacağın tercihler arasında, senin Tanrı’ya daha bir yakınlaşmana yardımcı olacak olanları seç. 

 

Londra, Birleşik Krallık, 30 Ağustos 2015, Gençlik Satsang’ı

Devamını okuyun...

SORU CEVAP ALINTILARI - 07 2020 H3

SAİ UVACHA'DAN YAPILMIŞ
SORU CEVAP ALINTILARI

S Soru: Swami, Sen bize, “İş, İbadettir”i ve “Vazife, Tanrı’dır”ı öğrettin. Aynı zamanda, “Her Daim Yardımcı Olun, Hiçbir Zaman İncitmeyin”i de biliyoruz. Bazen, işteyken, başkalarını inciten bazı şeyler yapıyoruz. Vazifemizi ve işimizi başkalarını incitmeden nasıl yürüteceğimizi nasıl bilebiliriz acaba?

 

Swami: Bir doktoru örnek al. Doktora, hastalığı olan bir hasta gelir. Doktor, “Sorunundan dolayı sana iğne yapacağım,” der. Hasta, “İğne canımı yakar benim. İncitme beni!” der. Doktor da, “Sağlığının genel olarak yerine gelmesi için biraz acı çekmek gerekiyor,” diyecektir. Şayet doktorun sizi kesip içinizi açmak zorunda olduğu bir ameliyat geçirmek zorundaysanız, o da canınızı yakacaktır. Fakat sizin iyiliğiniz içindir bu; o acı gereklidir.

Bir şey, yardımcı olmak niyetiyle değil de, daha çok kendi üstünlüğünüzü, kendi gücünüzü ya da mevkiinizi bir başkasına kanıtlamak amacıyla yapılıyorsa eğer, o zaman kesinlikle yanlıştır bu. Birini incitmek veya onunla katı ve sert bir şekilde konuşmak, insanları yola getirmenin yöntemlerindendir. Bunu sevginden dolayı yaptığın için, onları yola getirmede yardımcı oluyorsa, bir zararı yoktur. Ben bile yapıyorum. Narasimha Murthy orada oturuyor. Son 30 yıldan bu yana en az 50.000 defa azarlanmıştır; ancak Swami’nin bunu, onu annesi gibi sevmesinden ötürü yapmakta olduğunu, hata yaptığında onu yola getirmek, sendelediğinde ona yol göstermek için yaptığını bildiğinden, hiç kaçmamıştır. Dolayısıyla, Swami bunu sevgisinden dolayı yapmaktadır.

Sevgi, işin aslı esasıdır. O prema’yı içinde hissediyorsan, o zaman her neyi söylersen, aynı sevgi sözlerinin içine işlemiş olur. İlaç acı olabilir, ama üzerini şekerle kaplayabilirsiniz – doktorlar da işte bunu yapar. Çocuklar ilaçlarını yutmadıklarında anneler ne yaparlar? İlacı biraz balın içine koyup, çocuğun diline koyarlar. İlaca bal deyince, ilaç da yutulup sindirilmiş olur. Aynı şekilde, siz de sesinizin ve hareketlerinizin tonunu değiştirin, ama hislerinizin tonunu değiştirmeyin. Bir kimsenin yanlış yapmakta olduğunu ve doğru yola getirilmesi gerektiğini anlaması için ona yardımcı olmak amacıyla hareketler de sözler de ayarlanabilir. Ne var ki, o kişileri sevmeyi bırakırsanız, onları yola getirme hakkını kaybetmiş olursunuz ve her neyi söylerseniz, zarar vermekten öteye bir işe yaramaz. Onları hakikaten seviyorsanız ve sırf iyiliklerini istiyorsanız, kabahati üstlenmeniz gerekse dahi, onların uğruna ve yararına olmak üzere bunu yapabilirsiniz. Hareket tarzınız bu şekilde olmalıdır.

 

Singapur, 3 Şubat 2017, (Akşam Seansı) 

Devamını okuyun...

SORU CEVAP ALINTILARI - 07 2020 H2

SAİ UVACHA'DAN YAPILMIŞ
SORU CEVAP ALINTILARI

S Soru: Swami, son birkaç gün boyunca, birkaç kez bize, Seni içimizde aramamız gerektiğini ve Senin de tüm soruları yanıtlamaya hazır olduğunu söyledin. Kardeşimiz Issac Tigrett de bize, yıllardan beri, içsel olarak Seni görebildiğini ve Seninle konuşabildiğini söylemekte. Bu bana gerçekten de erişilmesi zor bir hedef gibi geldi. Seninle bu içteki iletişimi başarmanın önündeki en büyük engelin ne olduğunu ve o engeli aşmak için ne yapmamız gerektiğini sormak istiyorum? Teşekkürler!

 

Swami: Tanrı, Ben gelmeden de önce orada, senin içindeydi. Swami fiziki formdayken de Tanrı oradaydı ve bundan sonra da Tanrı orada olmayı sürdürecektir. Sizin her birinizin içinde var olup da İlahiliğinizin farkındalığına ermenizde size yardımcı olmak için birçok isme ve forma bürünen ve farklı ülkelerde beliren Tanrı, aynı Tanrı’dır.

Hz. İsa, Aziz Francis’le konuştuğunda, nereden konuşmuştu? İnsanlar Tanrı’nın Rahibe Teresa ile konuştuğundan bahsettiklerinde, Tanrı nereden konuşmuş oluyordu? Tanrı tüm yüce azizlerle, ermişlerle ve peygamberlerle dışarıdan konuşmamış, fakat onların içlerinden konuşmuştur. Peki, onların duymalarını sağlayan şey nedir? Sizin O’nun sesini duymanızı engelleyen nedir? Çok fazla gürültü vardır.

Bu odada herkes sessiz olursa, Benim sesimi işitebilirsiniz. Şayet hepiniz aynı anda konuşursanız, Beni nasıl işitebilirsiniz ki? Size içinizden yol göstermem için Bana dua ettiğinizde, aslında dışınızda ya da uzağınızda olan birine dua etmemektesiniz; sizinle konuşsun diye kendi içinizdeki İlahiliğe dua etmektesiniz. Ben, size hitap etmek amacıyla herhangi bir isme ya da forma bürünebilirim, ama Benim konuştuğum her seferinde siz şüpheye düşüyorsunuz. Acaba Swami’midir bu? Yoksa benim hayal gücüm mü? Bütün bunları düşünmeme sebep olan şey, acaba benim zihnim mi, yoksa muhtemelen Swami’yi duyma konusunda içine düştüğüm çaresizlik hissi mi?

Spiritüellik yolundaki en büyük engel, kişinin şüpheye düşmesidir. Çoğu kez Ben sizinle kendi içsel İlahiliğiniz olarak iletişim kuruyor olsam da, bu iletişim, Buddha’nın, Hz. İsa’nın, Hz. Muhammed’in ya da Sai Baba’nın sesi şeklinde de gerçekleşmektedir.

Bu, size içinizden hitap eden bir sesten ibaret olup, konuştuğunda, şüpheye düşmek yerine, söylediğini anlamaya çalışın; zira söyledikleri her ne ise, sizin de diğer herkesin de iyiliği içindir. Bir sonraki adım olan, ‘söylenenleri uygulama’ safhasına geçtiğinizde ise huzura kavuşacaksınız.

Gelecek sefere, sessizlik içinde dua edin. Tüm düşüncelerinizi – zihninizin gürültü patırtısını – susturduktan sonra, neyin söylenmekte olduğuna dair içinizden bir his gelecek. Bu hissi takip edin ve sonucunu kendiniz görün.

Hayat büyük bir macera haline gelecektir.

Sorun, bütün bunlar hakkında belirli beklentilerinizin – şu şekilde görülmelidir, o şekilde işitilmelidir, belirli bir tarzda dile getirilmelidir gibi beklentilerinizin –olmasıdır. Ne var ki, İlahi Olan’ın ne bir ismi ne de bir formu olmayıp, içteki ses size kalbinizin en içteki derinliklerinden gelmektedir. Zihin hiçbir şekilde işe karışmadan, tümüyle sessiz olduğunuzda – ve o ses her ne söylerse, söylenenlere uymaya tam anlamıyla hazır olduğunuzda – bunun İlahi Olan’ın sesi olduğu, sizin için apaçık bir hale gelir. Sakın bunu bir tür çocukça heyecanın tatmin edildiği bir egzersiz haline getirmeyin; tam bir sarsılmaz inançla ve hiçbir şüphe duymaksızın, samimi bir çaba gösterin. İşte o zaman, olayı siz kendiniz kavrarsınız.

Mideniz, ne kadar yediğinizi bilir; açlığınızın giderilip giderilmediği hakkında dışınızdaki herhangi birinin ölçüm yapması hiçbir şekilde söz konusu olmaz. Benzer şekilde, içteki Tanrı konuştuğunda da, kalbiniz onun Tanrı olduğunu bilir ve siz de bu sayede onun Tanrı olduğunu bilirsiniz. Şüpheye düşmeyin! Sessiz olun ve gelen her ne ise, ona uymaya hazır olun; bu işi oyun haline getirmeyin. İşte o vakit, onun Tanrı olduğunu bilirsiniz.

 

Roma, İtalya, 20 Nisan 2016, Gençlik Programı

Devamını okuyun...

SORU CEVAP ALINTILARI - 07 2020 H1

SAİ UVACHA'DAN YAPILMIŞ
SORU CEVAP ALINTILARI

S  Soru: (Bir oğlan çocuğu soruyor) Swami, Doğayı kim yaptı?

 

Swami: Seni kim yaptı? Seni annen yaptı. Benzer şekilde, Doğa için de Tanrı annedir. Tanrı Doğayı yarattı, Doğa insanı yarattı ve insanın gerisin geriye Tanrı’ya gitmesi gerekir. İşte o zaman döngü tamamlanır.

 

Encinitas, Kaliforniya, ABD, 20 Temmuz 2015

 

 

Devamını okuyun...

İLAHİ DİSKURLARDAN ALINTILAR - 07 2020

İLAHİ DİSKURLARDAN ALINTILAR
SAIPRAKASHANA.ONLINE

 

Tanrı her daim mevcuttur. Kalpleriniz Tanrı’dan tarafa döndüğünde, O’nu algılarsınız. Kalpleriniz dünya ile dolu olduğunda, Tanrı’nın vizyonunu yitirirsiniz. Hindistan semalarında ışık saçan Güneş, İtalya semalarında da parıldayan Güneşin aynısıdır. O güneş ile bu güneş farklı değildir. Sırf dünyanın dönmesinden ötürü, Güneş bu ülkelerde görülür hale gelir.

Sathya Sai Baba o İlahi Prensibin Bedenlenmişidir denildiğinde, O’nun burada farklı bir şey ve başka bir yerde daha farklı bir şey olması nasıl mümkün olabilir ki? O’nun şimdi mevcut olmadığı, ama daha önce mevcut olduğu nasıl söylenebilir ki? O’nun gelmiş olduğu ve sonra gittiği nasıl söylenebilir ki? Ebedi olan Atma prensibi için ölüm diye bir şey yoktur. Bir Avatar için ölüm nasıl söz konusu olabilir ki? Yok olan şey sadece bedenlerdir, yoksa Atma değil. Hepimiz gerçekten de Atma’nın aynı bedenlenmişleri olduğumuzdan, bu hakikat Benim için olduğu kadar sizin için de geçerlidir.

Zihin, bütün bu Yaratılışın dayanağıdır. Zihin, kişinin esaretinin ya da kurtuluşunun nedenidir. Zihni Tanrı’ya doğru çevirin – kurtuluşa erersiniz. Zihni dünyaya doğru çevirin – esarete düşersiniz. Kapı ile anahtarı gibidir bu; anahtarı sağa doğru çevirirseniz, kapı açılır; sola doğru çevirirseniz, kapı kilitlenir. Zihin, kapıdır. Kapıyı açarsanız, öteki taraftaki hakikati görürsünüz.

Puttaparthi’de iken, Tanrı’ya inanmayanlara Tanrı’nın mevcut olduğunu öğrettim. Aranızda olup da burada oturmakta olan çoğu kişi, sözde ateist idi. Çoğunuz Tanrı’nın mevcudiyetine inanmıyordunuz. Bhagawan’ın yakınına geldikten sonra, Tanrı’nın mevcut olduğuna dair hakikati öğrendiniz.

Ne var ki, Tanrı’nın, Sathya Sai Baba olarak, Hz. İsa veya Buddha olarak ya da diğer dinlerde tarif edildiği şekliyle, dışta mevcut olduğunu düşündünüz. Şimdi ise size, Tanrı’nın dışta değil de içte mevcut olduğunu öğretiyorum.

Hz. İsa da bunu vazetmişti. Önce, “Ben, Tanrı’nın habercisiyim,” demiş ve Tanrı’nın Kendisinden farklı olduğunu sanmıştı. Yani Tanrı cennette mevcuttu ve İsa da mesajı vazetmek üzere yeryüzündeydi. Sonra çarmıha gerilirken, İsa, “Ben, Tanrı’nın Oğluyum. Tanrı’nın bir parçasıyım; Tanrı da benim bir parçam,” diye deklare etti. En nihayet, bedenden bir kere feragat ettiğinde, Kendisi ile Tanrı’nın Bir olduğunun farkındalığına erdi. Benim de size hayattaki daha yüce dersleri ve hakikatleri öğretme tarzım budur işte

Saliklerimden yegâne beklentim, artık konuşup tartışmamalarıdır. Artık İlahiliğinize ermek adına eyleme geçmelisiniz. Tanrı’yı ancak belirli bir yere belirli bir vakitte gittiğinizde görebileceğinize dair illüzyonu tuzla buz ediyorum. Tanrı, bulunduğunuz yerdedir; bizzat sizin mevcudiyetiniz, Tanrı’nın mevcudiyetinin kanıtıdır. Ne var ki, hakikati bilmek ile hakikati deneyimlemek iki farklı şeydir.

Benim size daima ‘İlahiliğin Bedenlenmişleri’ ‘Hakikatin Bedenlenmişleri’ ve ‘Sevginin Bedenlenmişleri’ dememin nedeni, sizin zaten O olduğunuzu biliyor olmamdır. Dışarıda olan biteni görmek için nasıl kapıyı açmanız gerekiyorsa, gerçekte ne olduğunuzu görmek amacıyla da içinizde Tanrı olmayan her ne varsa, onları söküp atmanız gerekir.

Tanrı, Sathya Sai Baba gelmeden önce mevcut olan, ama Sathya Sai Baba formunda da gelen, her daim ebedi ve değişmez olan o prensiptir. Tanrı, sizin kendi İlahi Öz’ünüz dahil olmak üzere, daha başka birçok forma bürünerek de gelecektir. Ben size aynı hakikati öğretmeye devam edeceğim. Öğrencilerin sınıfta kalıp okulu terk etmelerine göz yuman öğretmenlerden değilim ben. Sınıfı geçene kadar defalarca ve defalarca ve defalarca eğitim görmek zorundasınız.

 

Bu İlahi Diskurun tamamını okumak ve İlahi Ziyaret hakkında daha da bilgi edinmek için bkz:

16 Nisan 2015
Torino, İtalya
Alıntılar

Devamını okuyun...
Bu kullanıcının RSS akışına abone olun

Yeni Resmi Websitelerinin Linkleri

OTURUM Aç YA DA KAYIT OL